Sait Yolaçan

Fitne kol geziyor

Sait Yolaçan

İslâm âlemini, 19.yüz yılın başlarında, Osmanlı'da başlayan/İngiliz’in çıkarttığı fitne ateşi kasıp kavurmaktadır... İslâm konusunda cahil bırakılan toplumlar her türlü fitneye hazır hâle geldiler...

İslam’dan habersiz Müslümanlar ortalığı kapladı...

Sorsan; "Biz de Müslümanız!" diyor ama gittiği yola, ettiği laflara bakıyorsunuz, hiç alâkası kalmamış...

Müslüman da günaha düşebilir, hata, kusur ve kabahati olabilir ve günahına karşı tövbe kapısı her zaman açıktır ve kusurları için de özür ve düzeltme her zaman mümkündür. Lâkin; İslâmiyet hakkında en ufak bir bilgisi olmamış, böyle bir ihtiyaç da duymamış olduğu halde, Müslümanlık taslıyorsa, iman ve İslâm bu kimse ile asla bir arada olamaz...

2002'den beri iktidar olan AKPARTİ kurucusu R.Tayyip Erdoğan islâmi hüviyeti öne çıkan bir liderdir. T.C.nin legal okulu İmam Hatip lisesinde okumuş, dinini burada öğrenmiş ve dini vecibelerini yerine getiren bir vatandaştır. Milletin, onun bu yönünü beğenmesi ve takdir etmesi kadar normal birşey olamaz zâten...

Bu arada; kendini Türk-İslam tarih, kültür ve medeniyeti konusunda da iyi yetiştirmiş olduğu yaptığı icraat ve ifadelerden anlaşılmaktadır...

CHP'nin başlangıç yıllarında, İslam'a karşı yaptığı yanlış ve yıkıcı icraatları herkes biliyor... CHP'nin şimdiki başkanı bile, dilinin ucuyla da olsa, Müslüman milletinden "helâllik" diledi ki, bu yaptıkları zulmün itirafıdır, bir yerde...

R. Tayyip Erdoğan tam bir İslâm ahlâkına sahiptir. Muhalifleri bu yönünü iyi bildikleri için; idaresi döneminde sanki birtakım yolsuzluk, haksızlık gibi ima yollu veya aşikare iftira ve yalan yollarla karalamaya çalışmakta ama bir tane belge ortaya koyamamakta ve olay söyleyememektedirler... Kemal Kılıçdaroğlu'nun attığı iftiralar mahkemelerce, defalarca, yüzüne çarpıldı, büyük tazminatlara mahkûm edildi ama hâlâ bu yalan ve iftira kötü huyundan vazgeçmiş değildir...

Bütün bu işlerin hedefi fitne çıkararak, kafaları karıştırarak insanları karamsarlığa, huzursuzluğa sevk ederek, "bulanık suda balık avlamak" ve oy devşirmektir...

Fitne zamanlarında makam mevki, şan şöhret ve şehvet budalaları çoğalır, fırsattan istifade etmeye çalışırlar...

Fitnenin başı terör örgütleri çoğalır ve bu hainlerle işbirliğı yapacaklar birbiri ile yarışır... Bunun en canlı misali CHP ve onun başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'dur...

Makam mevki hırsı öylesine gözünü bürümüş ki; memleketimizi 1919'da işgale yeltenen 7 düvel düşmanla işbirliği yapabiliyor...

Kürt vatandaşlarımız arasında en büyük fitneyi PKK terör örgütü çıkardı. HDP'yi bu terör örgütü meclise taşıdı. Zavallı kürt kardeşlerimiz korku belası ile, yani PKK zulmü neticesinde oylarını istemeye istemeye HDP'ye verdiler.

AK Parti; PKK ile mücadelede başarılı oldu ve Anadolu'dan dışarı attı... Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da ayırım gözetmeden çok yatırımlar, hizmetler yaptı... PKK baskısı kalmadığı için inşallah bu bölgelerde AKPARTİ oyları artacaktır...

Türkiye'nin en büyük derdi her sahada ve bilhassa İslâmiyet, tarih, kültür ve medeniyetimiz konusundaki cehâlet/bilgisizliktir... Bu konularda kitap ve yayınlar ve kütüphaneler çoktur. Bütün mesele bunların içinden doğru yazılmışları bulup okumaktadır...

Bunlar yeteri kadar olmadığı için, millet(zillet) ittifakı, bilhassa gençleri kandırabiliyor, popülist ağızları karşılık bulabiliyor...Mitinglerde yalan rüzgarları kulakları sağır ediyor, altı astarı olmayan nutuklar alkış alabiliyor...

Şunu asla unutmayalım ki, gençlerimizin ekseriyeti şüheda atalarına layık donanımlıdır...Aslâ, mübarek atalarının kemiklerini sızlatmazlar...İnşallah!
 

Yazarın Diğer Yazıları