Sinan Güngör

Seni seviyorum!

Sinan Güngör

İki kelimeden oluşan öyle bir cümle vardır ki size dünyanın tüm ilaçlandıran daha iyi gelir ve o sözü duyduğunuzda en ağır yaranıza bile deva olur. İşte o her derde deva cümledir: "Seni Seviyorum."

Şüphesiz her şey bu iki kelime içinde saklıdır. Bazen acı verir gibi gözükse de her şeyin istisnasız bağlı olduğu tek şey sevgiden başlar diğer bazı kavramlarla tıpkı bir ırmağın kolları gibi kimi zaman ayrılır kimi zaman birleşir. Şimdi diyeceksiniz eee her şey sevgimi diye? Elbette ki hayır işin başı sevgidir fakat saygı olmazsa zaten sevginin de bir kıymeti olmaz. Daha açıklayıcı bir ifadeyle aslında bu iki kavram sıkı sıkıya bağlıdır fakat ben size konu başlığımda olduğu gibi sevgiyi kendi görüşlerimle naçizane bir şekilde aktarmak isterken ayrıca bir dip not düşmeyi de ihmal etmek istemiyorum. Sevgi anlayışı kişiden kişiye değişebileceği gibi ortamdan ortama ve coğrafyadan coğrafyaya veya çeşitlendirilebilir birçok etken ve faktörle çeşitlendirilebilir sevgi kavramı bir şekilde. Mesela kişileri baz alırsak bu işleyeceğimiz konuda, kimine göre bir tutkudur sevgi, kimine göre yerine bir şey koyamamak, kimine göre bir saplantı, kimine göre kendini adamaktır, şeklinde anlam kazandırabilir ve uzayıp gider bu şekilde. Bana göre bunların içinde en anlamlısı kendini adamak ve tutkudur. Katıksızdır sevgi, onun uğrunda göze alacaklarınızdır, fedakârlıklarınızdır, bazen kendini ifade edememektir çünkü o kadar yoğundur ki duygularınız kelimeleri seçerken ve cümleye çevirmek bile zor gelir. Diliniz dolaşır zaman akmaz gelir adeta. Her şeyi sevebilirsiniz bunların en başında Yüce Yaradanımız Allah(c.c), Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V) ailemizi çok severiz. Daha da sayabilirim bu kadarı kafi sanırım belki ama bazı durumlarda yerine koyamayacağınız insanları daha da güçlü seversiniz uğruna ondan sonra kimseyi sevmemek için ölümü adeta kucaklarsınız gözünüzü dahi kırpmadan. Bunları söylüyorum çünkü benzer duyguları taşıyorum sevdiğim kadın için bilhassa ve belkide bir gün hiç sevilmeyeceğinizi bile bile bir çift göze tutsak olup kalırsınız sonrada yitip gidersiniz kim bilebilir sanki hiç var olmamışsınız gibi yadellerde kalırsınız.

Sözlerime son vermeden önce siz değerli okurlarımı saygıyla selamlıyor ve bana burda yer veren İbrahim Baykut kardeşime teşekkürlerimi sunuyorum. Rabbim ömür verirse sonraki yazılarımızda buluşabilmek ümidiyle.

Esen kalın... Allah'a emanet olun...

Yazarın Diğer Yazıları