Kadir Gümüş

Şerh!

Kadir Gümüş

Kûyundan o şûhun dil-i rüsvâ ile geçdik

Her hatvede bin şekve-i bî-câ ile geçdik

                                                          (Nâilî)

Bazı Kelimelerin Anlamları:

Rüsvâ: Ayıplanacak durumda olan, rezil

Şȗh: Güzel

Kȗy: Köy, sevgilinin yeri

Hatve: Adım

Şekve-i bî-câ: Yerinde olmayan şikayet, hoşnutsuzluk

 

Çeviri: O uçarı güzelin bulunduğu yerden rüsva gönül ile geçtik; her adımda bin yersiz şikâyet ile geçtik.

Vezin:  Mef‘ûlü mefâ‘îlü mefâ‘îlü fe‘ûlün

Şerh:

Aşık, sevgilinin karşısında rezildir. Sevgili divan şiirinde aşığa eziyet çektirir. Aşık rezil olur.

Yalnız şair yalnız değildir. Yanında rüsva gönlü de vardır. Bunu ‘’geçtik’’ ibaresinden çıkarıyoruz.

 

Edebi Sanatlar:

Teşhis: Gönlünü kişileştirmiştir. Gönlü ile sevgilinin buunduğu yerden geçiyor.

Tecrit: Gönlünü başka birisi gibi düşünmüştür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ŞERH:

Lisân-ı ehl-i dilde ‘aşka gül-zâr-ı belâ dirler

Cevânun kâmet-i mevzȗnına nahl-i cefâ dirler

                                            (Şeyhülislam Yahya)

Bazı Kelimelerin Anlamları:

Ehl-i dil: Gönül ehli

Gülzâr: Gül bahçesi

Cevân: Yiğit, genç

Kâmet: Boy

Mevzȗn: Ölçülü, vezinli

Nahl: Fidan

Cefâ: Sıkıntı

Çeviri: Gönül ehlinin dilinde aşka ‘’belanın gül bahçesi’’ derler. Genç sevgilinin düzgün boyuna da cefa fidanı derler.

Vezin: Mefâ‘îlün mefâ‘îlün mefâ‘îlün mefâ‘îlün

Şerh:

Aşka belanın gül bahçesi diyerek sıkıntılı olduğunu anlatırlar. Aşık da bu sıkıntılı işte yiğit bir savaşçı gibidir.

Aşk kolay değildir. Cefalı iştir. Sevgili sıkıntı çekme sebebidir.

 

Edebi Sanat:

Teşbih: ‘’Nahl-i cefâ’’ diyerek benzetme yapılır. Cefa bir fidana benzetilir.

Tenâsüp: ‘’Gül-zâr’’ ve ‘’nahl’’ kelimeleri arasında uygunluk vardır.

Yazarın Diğer Yazıları