Şule Kirişci

Altın da yeni rekorlar

Şule Kirişci

Bugün itibarıyla iç piyasada öğle saatlerinde gram altın 1.150, çeyrek altın 1.930, cumhuriyet altını ise 7.900 seviyelerini gördü. 

Uluslararası piyasalarda doların zayıflamasının yanında, üç yıldan daha uzun süredir altın alımı yapmayan Çin Merkez Bankası,  altın almaya başlamasıyla spot altın fiyatları Mayıs ayından bu yana ilk kez 1900 dolar seviyesini aştı. Dünya Altın Konseyi(WGC), küresel altın talebinin 2022 yılında, 1960’lı yıllardan bu yana görülen en yüksek seviyeye çıktığını ve Merkez bankalarının on iki ayda aldığı altın miktarının 673 ton ile rekor kırdığını ve bu rekorun küresel talebi arttırdığını belirtti. Yine WGC 2022 Ocak-Ekim verilerine göre, en çok altın alan merkez bankaları arasında Türkiye, Özbekistan, Hindistan ve katar gibi ülkeler bulunuyor.  Merkez bankalarının altın alımının yanı sıra, ayrıca ABD’deki enflasyon verisi ve bunun FED’in faiz kararlarına olan etkisinin, bundan sonraki süreçte altının seyri noktasında önemli bir enstrüman olacağı belirtilmektedir.

Hadi hayırlısı…

Altının en son zirve yaptığı sahnelere Pandemi döneminde şahit olmuştuk. Hatta o günlerde altının ons fiyatının 2013 yılından bu yana ilk kez 1.600 dolarının üzerini görerek her gün rekor tazelediği haberlerini hatırlayanlarınız vardır. Bunun en büyük nedenlerinden biri o dönemdeki belirsizliklerin neticesinde yatırım aracı olarak altına yönelim idi.  Yine 2020 yılının Şubat ayının ilk günlerinde gram altın fiyatının 314 TL olduğu ve bugün için fiyatına baktığımızda, yatırım olarak ilk tercihlerden biri altın olması gayet doğal gözükmektedir.

Birçok işlenme şekli bulunan altının yatırım aracı olarak, en çok işçiliği az olan gram altın ve külçe altın formu kullanılmakta. Peki, altın neden iyi bir yatırım aracı?

Hiçbir kuruluşa ve ülkeye karşı yükümlülüğü olmaması nedeniyle finansal dalgalanmalar karşısında yatırımcılar açısından en etkili risk dengeleyici ve güvenilir araçlardan biri olduğu kabul ediliyor altının.

Gerek bireysel, gerek ticârî yatırımcıların büyük korkusu, enflasyona karşı koruma özelliği bir hayli yüksek finansal bir ürün olması nedeniyle tasarrufların enflasyon karşısında değer kaybetmesini engeller.

Yatırımcı istediği zaman altınını Türk lirası, Amerikan doları ya da avroya dönüştürebiliyor.

Diğer taraftan Altın Transfer Sistemi’ne (ATS) dâhil bankalar arasında transfer edilebilmesi, altının taşınma ve saklanma sıkıntısını ortadan kaldırmaktadır. Bu sayede bankalardaki altın hesapları da serbestçe işlem görebilmekte.

Ayrıca banka hesapları üzerinden yatırım yapan yatırımcı, altın fiyatlarındaki yükselme olduğu zaman hem kazanç elde eder, hem de bu hesaplara özel aylık kâr payı elde etme imkânına sahip olur. Diğer bir avantaj, altına banka üzerinden düşük marjlar ile alım satım imkânı verilmesi…

Görüldüğü üzere geçmişten günümüze, özellikle belirsizlik durumlarında altın, güvenli bir liman olarak görülmüştür ve görülmeye de devam edecektir. Buna paralel olarak piyasadaki ve gündemdeki gelişmeler, altının yatırım aracı olarak tercih edilmesi ve altının hareket yönünü belirlemesi nedeniyle altın fiyatlarındaki yükseliş kaçınılmazdır.

Dünya Altın Konseyi’nin 2023 yılı için paylaştığı beklentilere göre, Enflasyon düştüğü müddetçe doların zayıflaması altına destek sağlayacak.

Jeopolitik alevlenmeler, altını değerli riskten korunma aracı haline getirmeye devam edecek.

Gelecek yıl Çin’in ekonomisinde beklenen iyileşme tüketicilerin altın talebini arttıracak ve fiyatları destekleyecek.

Uzun vadeli tahvil getirileri muhtemelen yüksek kalmaya devam edecek.

Yavaşlayan bir ekonomi nedeniyle emtialar üzerindeki baskı, yine muhtemelen ilk yarıda altına pozitif yansıyacak.

Bizim memlekette bir söz vardır, Altın konusu açıldığı vakit “Allah kız gelin edip oğlan evlendirene yardım etsin” denir. Ben de tam olarak bunu söylemekle yetineyim…

Bol kazançlı günler dileğiyle, hoşça kalın…
 

Yazarın Diğer Yazıları