"Birlikten kuvvet doğar" der atalarımız. İşte bu kuvvetin, bereketin ve huzurun en güzel örneklerinden biri, yüzyıllardır Anadolu’nun çarşılarında yankılanan Esnaf Duasıdır.
Kahramanmaraş Kapalı Çarşı’da, 25 haftadır Kahramanmaraş Ahilik Hareketi tarafından yaşatılan bu kadim gelenek, 26. haftasında Kapalı Çarşı esnafına teslim edildi.
Yoğun ilgi ve katılım, bizlere gösterdi ki; bu dua yalnızca dudaklardan değil, gönüllerden yükseliyor.
Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi:
"Girmeden tefrika bir millete düşman giremez,
Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez."
Esnaf duası, işte bu toplu yürek atışının sembolüdür. Sabahın erken saatlerinde, işyerlerini açmadan önce bir araya gelen esnaflar; helal kazanç, bereket ve huzur için ellerini semaya kaldırır. Bu manzara, Kapalı Çarşı’nın taş duvarları arasında yankılanırken, aynı zamanda şehir kimliğinin en güçlü taşlarından biri yerine oturur.
"Komşu komşunun külüne muhtaçtır" sözü, yalnızca bir yardımlaşma anlayışı değil, esnafın birbirine olan bağıdır. Bu dua sayesinde esnaflar birbirini daha iyi tanır, sorunlarını paylaşır, sevinçlerinde ve dertlerinde omuz omuza durur.
Dua esnasında oluşan bu birlik ruhu, gün boyu çarşıya huzur ve güven olarak yansır. Alışverişe gelen vatandaş, yalnızca mal veya hizmet değil, güler yüz ve samimiyet de satın alır.
Ünlü şair Cahit Zarifoğlu’nun dizeleri burada adeta hayat bulur:
"Bir yer düşün, İçinde insanlar yaşasın, Ve birbirine iyilik bulaştırsın."
Bugünün dünyasında, sosyal medya yeni bir sözlü kültür meydanı haline geldi. Esnaf duasının fotoğrafları, videoları ve paylaşımları; sadece şehrin insanlarına değil, ülkenin dört bir yanına hatta dünyaya ulaşmaktadır.
Her paylaşım, Kahramanmaraş’ın kültürel zenginliğinin bir parçasını tanıtırken, turizm potansiyelini de artırır. "İyilik eden, iyilik bulur" der atalarımız. Bu dua da, şehrin iyiliğini tüm dünyaya duyurur.
Yunus Emre’nin şu dizeleriyle bitirelim:
"Gelin tanış olalım,
İşi kolay kılalım,
Sevelim, sevilelim,
Dünya kimseye kalmaz."
Kahramanmaraş Kapalı Çarşı’da her cuma sabahı yükselen bu dua, sadece bugünün değil, geçmişten geleceğe uzanan bir kültür köprüsünün ayak sesleridir. Bizler, bu köprünün taşlarını sabırla ve sevgiyle dizdiğimiz sürece, şehir ışığını kaybetmeyecek.
