Bugün, ciğerlerimiz yanıyor.
Kahramanmaraş'ın yemyeşil ormanlarının alevler içinde kaldığını görmenin derin üzüntüsüyle kalbimiz sızlıyor.
Yanan sadece ağaçlar değil; dallarda cıvıldayan kuşlar, yapraklar arasında saklanan sincaplar, toprağın altındaki milyonlarca canlı...
Doğa, "Bir umuttur tohum" dediğimiz o kutsal mirasın yok oluşuna sessiz çığlıklarla isyan ediyor.
Kahramanmaraş'ın Yanan Nefesi, 28 Temmuz 2025 tarihli haberler, Bursa ve Kahramanmaraş'taki yangınların kontrol altına alındığını duyursa da, geride kalan:
- Kül olmuş binlerce hektar orman,
- Yok, olan ekosistem,
- Hayvanların son nefesleriyle kararan gökyüzü...
Aslında doğa bize emanet, her yangın, bir canlının son nefesi, her kesilen ağaç, bir geleceğin yok oluşu. Bugün, bir fidan dikerek veya bir izmariti söndürerek bu acıya dur diyebiliriz.
Bunun için ne yapmalıyız?
TEMA'nın uyarısı kulaklarımızda çınlıyor: "Ormanlara cam atılmamalı, sigara izmariti bırakılmamalı!" .
Orman yangılarını önleme konusunda bizlerin yapabileceği şeyleri şöyle sıralayabiliriz.
1. Ateş ve İzmarit Yasak: Ormanlarda mangal yakılmamalı, sigara izmariti atılmamalı.
2. Cam Kırıklarına Dikkat: Cam şişeler güneş ışığıyla yangın çıkarabilir; çöpler toplanmalı.
3. Anız Yakımına Son: Tarım alanlarında anız yakmak, yangın riskini artırır.
4. 177 İhbar Hattı: Yangın görüldüğünde derhal 177 aranmalı.
5. Tampon Bölgeler: Orman sınırlarına yanıcı olmayan ağaçlardan tampon şeritler yapılmalı.
Unutmayalım: "Yeşil giderse dünyadan, hiçbir şey kalmaz hayattan" .
"Ağaçlar olmasa, gelir dünyanın sonu."