Milli sporculara çifte kariyer imkânı
Türkiye, spor alanındaki başarılarını eğitimle de pekiştiriyor. Gençlik ve Spor Bakanlığı öncülüğünde yürütülen Milli Sporcu Eğitim Bursu, olimpik, paralimpik ve deaflimpik branşlarda uluslararası düzeyde başarı gösteren milli sporculara, eğitim ve spor hayatlarını eş zamanlı sürdürebilecekleri bir fırsat sunuyor.
Sıklıkla karşılaşılan “spor mu, eğitim mi?” ikilemi, bu burs modeli sayesinde ortadan kalkıyor. Genç sporcular, saha başarılarını akademik başarılarla taçlandırarak Türkiye’nin geleceğine yön verme imkânı buluyor.
2020 yılında başlatılan burs programı, her yıl daha fazla milli sporcunun Türkiye’nin önde gelen vakıf üniversitelerinde eğitim almasını sağladı. Bugüne kadar toplam 416 milli sporcu, yüzde 100 bursla üniversite eğitimine başladı. Branşlara ve yıllara göre dağılım ise şöyle:
- 2020–2021: 18 federasyondan 76 sporcu
- 2021–2022: 20 federasyondan 67 sporcu
- 2022–2023: 24 federasyondan 104 sporcu
- 2023–2024: 21 federasyondan 89 sporcu
- 2024–2025: 20 federasyondan 80 sporcu
Bu veriler, yalnızca bir destek politikasının değil, başarıya yatırım yapan bir devlet anlayışının göstergesi olarak öne çıkıyor.
75 üniversite protokol kapsamında, başvurular e-Devlet’ten
Burs programı, Türkiye’de 52, KKTC’de 19 olmak üzere toplam 75 vakıf üniversitesi ile protokol kapsamında yürütülüyor. 2025–2026 öğretim yılı başvuruları, 21 Nisan 2025 itibarıyla ilk kez e-Devlet üzerinden alınmaya başlandı. Bu dijital dönüşüm sayesinde başvuru süreci şeffaf, erişilebilir ve anlık takip edilebilir hale geldi. Şu ana kadar 439 başvuru alınmış durumda.
Milli Sporcu Eğitim Bursu, maddi destek sağlamanın ötesinde, sporcuların ikinci kariyerlerini inşa etmelerine olanak tanıyor. Akademik olarak desteklenen gençler, spor kariyerlerini tamamladıktan sonra da eğitimli ve donanımlı bireyler olarak topluma katkıda bulunmaya devam ediyor. Program, sporu yalnızca bir meslek değil, çok yönlü bir yaşam biçimi haline getirmeyi amaçlıyor.
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bu stratejik burs programı, gençlerin çok yönlü gelişimini destekleyen bir kamu politikası olarak öne çıkıyor. Akademik ve dijital altyapılarla güçlendirilen süreç, Türkiye’nin spor ve eğitim vizyonuna uzun vadeli katkı sağlıyor. Her geçen yıl artan başvuru sayısı, programın genç sporcular tarafından güvenle benimsendiğinin ve sahada karşılığını bulduğunun açık göstergesi.
Türkiye, bu burs modeliyle sadece bugünün değil, geleceğin güçlü, eğitimli ve donanımlı sporcularını yetiştirmeye devam ediyor.
Bakmadan Geçme