MHP'li Zuhal Karakoç Dora, 'Betonla şehir olur ama insanla memleket olur'

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Celal Adan başkanlığında toplandı. Celal Adan, evinde elektrik akımına kapılarak hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'e Allah'tan rahmet, yakınları ve sevenlerine başsağlığı diledi. Gündem maddelerine geçilmeden önce söz alan MHP Kahramanmaraş Milletvekili Zuhal Karakoç Dora, deprem bölgesindeki son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

TBMM'de gündem dışı söz alan MHP Kahramanmaraş Milletvekili Zuhal Karakoç Dora, yaşanan depremlerin ardından yapılan çalışmalara değinerek, insanların aidiyet hissi duyacağı mahalleler inşa edilmesi gerektiğini ifade etti.

Depremden sonra su altı kaynaklarının yer değiştirmesiyle mevcut kaynakların kuruduğunu, artan maliyetler ve iş kısıtı nedeniyle de yenilerini oluşturmanın zaman aldığını aktaran Dora, suların akmayışının en acil gündemleri olduğunu bildirdi.

Enkaz altında araçları kalan depremzedelerin ikame araç alımlarında bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV muafiyetinden veya indiriminden yararlanmasını talep eden Dora, orta hasarlı yapı sahiplerinin, devletin sağladığı krediden faydalanması için verilen başvuru süresinin uzatılmasını istedi.

MHP Kahramanmaraş Milletvekili Zuhal Karakoç Dora, konuşmasında şu ifadelere yer verdi, “Tarihler 6 Şubat 2023’ü gösterdiğinde, Türkiye yüzyılın en büyük felaketiyle sarsıldı. Merkez üssü Kahramanmaraş olan iki büyük deprem, sadece şehirlerimizi değil, hayatlarımızı da altüst etti. Evlerimiz yıkıldı, hatıralarımız ve geçmişimiz enkaz altında kaldı.

Çok şükür ki, o günden bu yana devletimiz tek bir an bile bizleri yalnız bırakmadı. Bugüne dek barınma, altyapı, sağlık ve eğitim hizmetleri noktasında çok büyük mesafeler kat edildi. Yüz binlerce konutun temelleri atıldı, pek çoğu teslim edildi ve yeni yaşam alanları yükselmeye devam ediyor.

Fakat şunu da biliyoruz ki; bir şehir sadece binalardan ibaret değildir. Bir şehir; sokağında yürüyen çocuğuyla, pazarda tezgah açan esnafıyla, mezarda duası okunan Ecrin adıyla bütündür. Biz, Kahramanmaraş’ta bu bütünlüğü yeniden kurmaya çalışıyoruz.

Ben, Kahramanmaraş’ın bir milletvekili olarak; evi yıkılmış, çocuğu okulsuz kalmış, hayatı paramparça olmuş bir halkın emanetini taşıyorum. Ve diyorum ki: Yapılan her iş için minnet duyuyoruz. Fakat görünmeyen yaralarımızı iyileştirmek ve geriye düştüğümüz yılları telafi edebilmek için önümüzde hâlâ çok uzun yollar var.

Deprem sonrası süreçte sadece fiziki yapıları değil, insan ruhunu da onarmamız gerekiyor. Bu yüzden özellikle psikolojik ve sosyal hizmetlerin yaygınlaştırılmasını ısrarla dile getiriyorum. Okullarımızın, parklarımızın, sosyal alanlarımızın konutlarla eş zamanlı olarak hayata geçirilmesi gerekiyor. Depremi yaşamış bir çocuğun korkusunu, bir annenin çaresizliğini, bir yaşlının yalnızlığını ancak bu yolla hafifletebiliriz.

Afet bölgelerinde atılan her adım yalnızca bugünü değil, geleceğin şehirlerini de kuruyor. Rezerv alanlar, yerinde dönüşümler, imar planları... Tüm bu adımlar atılırken yerelin sesi, uzman kurum ve kuruluşların görüşleri ile vatandaşın iradesi göz ardı edilmemelidir. İnsanların aidiyet hissi duyacağı mahalleler inşa etmeliyiz. Çünkü betonla şehir olur ama insanla memleket olur.

Yaz mevsimine girerken Kahramanmaraş’ın önemli gündemlerinden biri yine su meselesidir. Türkiye’nin en fazla su kaynağına sahip şehirlerinden biri olan Kahramanmaraş, bir an bile gözünü kırpmadan suyunu komşusuyla paylaştı ve paylaşmaya da devam ediyor. Ancak deprem sonrası su altı kaynaklarının yer değiştirmesi sonucunda mevcut kaynaklarımız kurudu. Artan maliyetler ve iş gücü kısıtı nedeniyle yeni kaynakların oluşturulması zaman alıyor.

Ürünlerimiz iki yıldır tarlada susuz, bu yıl da öyle. Buna rağmen komşularımıza suyumuzu vermeye devam ediyoruz. Ancak o su borularının geçtiği bölgelerde artık kendi evlerimize içme suyu dahi veremiyor oluşumuz, evimizin musluğundan su akmıyor oluşu, bizim en önemli ve en acil gündemimizdir.

Biz, en karanlık gecenin sabahına başı dik yürümüş, “Kahraman” unvanını kazanmanın bedelini tarihinde ikinci kez ödemiş bir memleketin evlatlarıyız. Biz istemeyi seven bir toplum değiliz, kendimize yeteriz. Biz sadece kendi suyumuzu istiyoruz.

Ülkemizin tarımsal üretimine önemli ölçüde omuz veren şehrimiz, geçtiğimiz nisan ayında zirai don felaketiyle karşı karşıya kalmış ve tarım arazileri büyük ölçüde zarar görmüştür. Çiftçilerimiz 2025 yılı hesaplarının tamamını ve gelecek yılın mahsulünün yarısını kaybetmiştir. Çiftçilerimizin zararlarının karşılanması ve kredi desteği sağlanması, tarımsal üretimin devamlılığı açısından bir ülke meselesidir.

İlaveten, enkaz altında kalan otomobil ve araçları olan depremzede vatandaşlarımız için; burada belgesiyle başvuru yapıldığında, ikame araç alımlarında bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV muafiyeti veya indirimi uygulanmasını talep ediyoruz.

Orta hasarlı konut sahiplerinin devletimizin sağladığı krediden faydalanması için son tarih olan 30 Haziran’ın, vatandaşlarımızın başvurularını tamamlayabilmesi adına yeterli olmadığını görüyoruz. Hâlihazırda personel yetersizliği nedeniyle yetiştirilemeyen ruhsatların vatandaşta hak kaybına yol açmaması adına, belediyeler için bu sürenin uzatılması da yine acil gündemimizdir.

Sözlerimi bitirirken, 3. Lig’den 2. Lig’e sahada destan yazarak yükselen Kahramanmaraş İstiklalsporumuzu tebrik ediyorum. Asrın felaketinin yol açtığı acılara, olanca imkânsızlıklara ve tesis sorunlarına rağmen başarıyla bizlere umut olan takımımıza ve yeni başarılara imza atmak için var gücüyle gayret gösteren diğer sporcularımıza teşekkür ediyorum.

17.500 kişilik değil, Kahramanmaraş’a 25.000 kişilik bir stadyum yakışır diyorum.”
 

Bakmadan Geçme

Gazetecin - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!