Urartulara ait kadın ayak izi Van Müzesi'nde ilk kez sergileniyor

Van Kalesi'nin kuzeyindeki höyükte yürütülen kazı çalışmaları sırasında ortaya çıkarılan Urartu kadınına ait ayak izi, 100+2 Süreli Müze Sergileri Projesi kapsamında ilk kez Van Müzesi'nde görücüye çıktı.

Kahramanmaraş, 28 Temmuz 2025-

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkan Konyar başkanlığında 2018'de höyükte (eski yerleşim yerlerinin zamanla toprakla örtülüp tepe biçimine gelmiş hali) yürütülen kazı çalışmalarında Urartu kadınına ait ayak izi gün yüzüne çıkarıldı.

Kalıbı alındıktan sonra bulunduğu yerden kesilerek koruma altına alınan ayak izinin, antropologlarca yapılan incelemede, milattan önce 6 ila 9'uncu yüzyıla ve Urartu kadınına ait 36 numara büyüklüğünde olduğu tespit edildi.

Uzun süredir koruma altında tutulan ayak izi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2025'i 'Aile Yılı' ilan etmesi ve Cumhuriyet'in 102. yılına özel olarak müzede açılan 'Urartu'dan günümüze kadın' temalı sergi kapsamında sanatseverle buluştu.

Geçmişin sessiz tanıklığını sunmaktadır

Müze Müdürü Bülent Demir, 'ailenin temeli kadındır' sözünden yola çıkarak 100+2 sergisinde kadın temasıyla Urartulardan kalma kadın ayak izini sergilediklerini söyledi. Anadolu'nun kültürel zenginliğini ziyaretçilerle buluşturduklarını ifade eden Demir, 'Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın tensipleriyle 2025, 'Aile Yılı' ilan edilmiştir. Bu kapsamda tüm ülkede ailenin korunması ve güçlendirilmesine yönelik etkinlikler ve projeler hayata geçirilmektedir. 2025'te Bakanlığımız tarafından Cumhuriyet'imizin 102. yılına özel '100+2 Süreli Müze Sergileri' projesi hayata geçirilmiştir. Geleneksel değerleri çağdaş bir yaklaşımla birleştirerek Anadolu'nun benzersiz kültürel zenginliğini ziyaretçilerle buluşturacak olan bu sergiler, kültürel mirasımızı dünden bugüne taşıyarak, yarınlara ulaşması adına önemli bir proje olarak değerlendirilmektedir.' diye konuştu.

Kadının emeğine ve yaşamına dikkati çekiyoruz

Kerpiç üzerinde çok anlamlı bir iz olduğunu anlatan Demir, ayak izinin 36 numara büyüklüğünde bir insana ait olduğunu ve Post-Urartu ya da Geç Demir Çağı dönemine tarihlendirildiğini ifade etti.

Ayak izinin kerpiç üzerinde bulunmasının, o dönemlerde kerpiç üretimi ve döşeme aşamalarında kadınlarında aktif rol aldığını düşündürdüğünü dile getiren Demir, 'Yapılan etnografik çalışmalar günümüzde olduğu gibi geçmişte de kerpiç yapımının çoğunlukla ev halkı, özellikle kadınlar tarafından gerçekleştirildiğini ortaya koymaktadır. Bu ayak izi yalnızca teknik bir veri değil, aynı zamanda binlerce yıl öncesine ait gündelik yaşamın, emeğin ve kadının varlığının izlerini taşıyan sessiz bir tanıktır. Bugün bu ayak izini sergilerken, sadece bir kerpiç parçasını değil, geçmişin görünmeyen öznesi olan kadına, onun emeğine ve yaşamına da dikkati çekiyoruz.'

Bakmadan Geçme