Kahramanmaraş'ın lezzet hafızası geleceğe taşınıyor
Kahramanmaraş, yüzyıllardır yoğrulan mutfak kültürünü geleceğe taşıyan özgün bir projeyle adından söz ettiriyor. Gastromaraş ve Mürüvvetin Mutfağı Mutfak Akademisi, şehrin gastronomi zenginliğini sadece korumakla kalmıyor üretimden eğitime, kültürel mirastan satışa kadar uzanan çok yönlü yapısıyla örnek bir kalkınma modeli sunuyor.
Kuruculuğunu gastronomi yazarı ve eğitmeni Mürüvvet Alparslan Nazlı ile Gastronomi Kültür Turizm Derneği Başkanı Gökhan Büyükdereli'nin üstlendiği akademi; Maraş mutfağının köklü mirasını bilimsel, kültürel ve ekonomik bir yaklaşımla yeniden yorumluyor.
Lezzetle yoğrulan uygulamalı eğitim
Gastromaraş & Mürüvvetin Mutfağı Mutfak Akademisi'nde içli köfte, tarhana, sumak akıtılı yemekler ve burma kıvrım gibi yerel tatlar hem geleneksel yöntemlerle üretiliyor hem de satışa sunuluyor. Bu lezzetler, aynı zamanda uygulamalı atölyelerde öğretilerek, gastronomi meraklılarına ve özellikle kadınlar ile gençlere yeni ufuklar açıyor.
Düzenlenen eğitim programları, workshoplar ve tematik etkinliklerle şehrin gastronomi potansiyeli insan kaynağına dönüştürülüyor. Akademi, bu yönüyle yalnızca bir mutfak değil; bir eğitim merkezi ve kadın istihdamına katkı sağlayan sosyal bir girişim olarak da öne çıkıyor.
Kentin mutfak hafızası arşivleniyor
Akademinin en dikkat çeken projelerinden biri olan 'Kentin Mutfak Hafızası', Kahramanmaraş'a özgü yemek tariflerini, hikyelerini ve pişirme tekniklerini kayıt altına alıyor. İl merkezinden ilçelere uzanan bu sözlü tarih çalışması, yaşlıların tanıklıklarıyla beslenerek kültürel sürekliliğe katkı sağlıyor.
Bu proje sadece bugünü belgelemeyi değil, aynı zamanda geleceğe ilham verecek bir gastronomi arşivi oluşturmayı hedefliyor. Kahramanmaraş mutfağının ulusal ve uluslararası platformlarda hak ettiği değeri bulmasına kapı aralıyor.
Mutfaktan yükselen kültürel dönüşüm
Gastromaraş & Mürüvvetin Mutfağı Mutfak Akademisi, bir lezzet laboratuvarı olmanın ötesinde, bir kentin kendini yeniden inşa ettiği kültürel bir alan olarak dikkat çekiyor. Eğitim, üretim ve kültürel arşiv çalışmalarıyla Kahramanmaraş'ın mutfak mirasını bir bütün olarak ele alan bu vizyoner girişim, gastronominin toplumsal dönüşümdeki gücünü gözler önüne seriyor.
Bir tabağa sığdırılan hikyeler, artık sadece damakta değil, gelecekte de iz bırakacak birer belgeye dönüşüyor.