Şule Kirişci

Kahramanmaraş'ın tarihindeki önemli iki deprem

Şule Kirişci

Kahramanmaraş’ın deprem geçmişine baktığımızda bölge birçok yıkıcı deprem yaşamış olmakla birlikte 1114 ve 1795 yıllarında meydana gelen iki büyük deprem 6 Şubat sabahı yaşanan depreme benzer nitelikte olup Maraş’ı tamamen harap etmiş ve binlerce insan ölmüştür. 

1114 yılında 29 Kasım Pazar sabahının erken saatlerinde Maraş’ta çok büyük bir deprem meydana geldi. Herkesin derin bir uykuda olduğu bir saatte korkunç bir gürültüyle karalar ve dağlar yerinden oynadı. Bugün olduğu gibi evler kısa sürede enkaz yığınına dönüştü. Tam bir kıyamet gününü andıran bir hal vardı. Yıkım o kadar büyüktü ki enkazlardan gelen yardım çığlıklarına yardım edecek kimse kalmamıştı. Kaynaklarda Maraş’ın tamamen toprak altına gömüldüğü ve 40 bin kişinin öldüğü belirtmektedir. 

Yaklaşık 1000 yıl öncede 40 bin kişi ölmüş şimdide 40 bine dayanan ölü sayısı mevcut. Bunca teknolojik ilerlemeden sonra ne değişmiş? Yorum sizlerin…

Bir diğer benzerlik ise insanları ürperten ve yüreklere korku salan büyük bir çınlamayla karışık uğultunun işitilmiş olması ve deprem sonrası yağan kar her tarafı kaplamış. Artçı sarsıntılar günlerce devam etmiş.

Yıl 1795, Maraş acılarını iyileştirmiş yeniden ayağa kalkmıştır ki bu seferde yine aynı gün 29 Kasım’da sabah saatlerinde bir büyük depremle daha sarsılır. Yine hava çok soğuk, şimşekler çakıyor ve fırtına vardı diyor kaynaklar. Maraş’ın dörtte üçü harap olmuştu. Dört yüz adımdan fazla bir alanın yerin dibine geçtiği- eskiler bu deprem için Maraş’ın altı üstüne dönmüş derler- söylenir. Depremin yaptığı tahribat o kadar büyüktür ki insanlar “Maraş’ta bundan sonra ezan ve Kuran okunabilecek mi?” diye düşünmüşler. 

Ve yıl 2023 günlerde 6 Şubat sabahı 500 yıldır stres biriktiren fay kırıldı ve Maraş bir kez daha yıkıldı. Yaklaşık yüzde 70-80’lik bir hasar oranıyla… Üzülüyoruz fakat umutluyuz. Çünkü biliyoruz ki bu Kahraman şehir yeniden ayağa kalkar. Kahramanmaraş’ın kahraman insanları bu şehri bırakmaz… 

Kaynaklara göre, 1795 depremi sonrasında yıkılan yerler Kara Maraş olarak anılmış. Bu bölge kent merkezinin doğusunda yer alan Dulkadiroğlu, Bağlarbaşı ve Namık Kemal mahallerini kapsayan 146 hektarlık bir alanı kapsamaktadır. Ne hikmet ise bu bölgeye yeniden yerleşim yeri oluşturulmuş hatta yüksek katlı binalar dikilmiştir ve bugünkü depremin en çok hasar alan ilçelerinden biri Dulkadiroğlu! İlaveten binaların yeterince dayanıklı olmaması da çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. 

Türkiye bir deprem ülkesi, fakat bilim adamları ne kadar uyarsa da bu gerçeği bir türlü kabullenip ona göre hareket etmedik/etmiyoruz. Yaşanan felaketi unutuyoruz… 

Geçmişte olduğu gibi bugünde ağır bedeller ödediğimiz depremin sonuçları artık hem toplum, hem de devlet olarak hatalarımızı, eksikliklerimizi, zaaflarımızı artık üzeri örtülemeyecek ve inkar edilemeyecek düzeyde ortaya koymuştur.

Devam edecek…

Yazarın Diğer Yazıları