Sait Yolaçan

Enflasyon belâsı bütün dünyayı sarmaya başladı

Sait Yolaçan

Koronavirüs pandemisi ile beraber, devletlerin merkez bankaları parasal genişlemeye başvurdular. Bu ise enflasyonu tetikledi ve ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkeleri tehdit etmeye başladı...

Rusya Ukrayna savaşı akabinde baş gösteren enerji ve gıda krizi de, enflasyonun sebeplerinden biri oldu...

Bizim memleketimiz ise zaten enflasyondan yakasını hiç kurtaramadı ki... Siyasi istikrarsızlıklar ve iktisadi büyümenin getirdiği sıkıntıların da bunda payı büyüktür...

1965 senesinde öğrenime başladığım iktisat fakültesinde, en meraklı konumuz enflasyon oldu...

Hükûmetler bir türlü çare bulamadı... Aslında çare "altın paraya" geçmektedir... Türkiye için tabii ki, şimdilik oldukça zor bir meseledir...

ABD doları neden bu kadar güçlü bir paradır? Çünkü güçlü ekonomisi sebebiyle, merkez bankasının bastığı banknot/kağıt paranın altın olarak karşılığı vardır. Yani, prensip olarak altın karşılığı olmayan banknot çıkarmıyor...

Şimdiki enflasyona sebep olan hadise karşılıksız çıkarılan kağıt paralarıdır...

Batılı memleketlerin, bu enflasyon olayındaki bir handikapları da, faizleri yükselterek çare aramalarıdır... Hiç olacak iş değil ama "denize düşen yılana sarılır" hesabının da, elbet bir çare olmadığını göreceklerdir...

Türkiye maliyesinin enflasyon sıkıntısı da, çıkarılan kağıt paraların karşılığının olmamasıdır. Bu yüzden siyasi iradenin takdiri ile çıkartılan kağıt para enflasyonun baş müsebbibidir...

Yıllardan beri Türkiye ekonomisi bir türlü rayına oturamamanın sıkıntısını çekiyor...

Bütçe açığı ve dış ticaret açığımız kronikleşmiştir... Devlet bütçesinde gelirler(vergi, harç vs.) giderleri(kamu harcamaları vs.) karşılamıyor. Vergi kaçakları önlenemiyor... Vergi oranları âdil değil ve yüksektir... Kamu harcamalarında büyük israflar vardır...

Dövizle gerçekleşen ithalat ve ihracatta ise, gelen döviz az, giden çok... Lüks ithalat durdurulamıyor... Olan garip gurabaya oluyor...

Elbette her şeyi devletten/hükûmetten beklemek de doğru değildir... Ne demişler; "herkes kapısının önünü süpürürse, bütün mahalle temiz olur". Enflasyon olayında da herkese vazife düşüyor... Yani, "ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız". Gelirimiz kadar harcamak için plân yapıp, israftan kaçınacağız...

Allah'a şükürler olsun, memleketimiz refah içinde sayılır... Bolluk var ve aradığımız her şeyi buluyoruz... Bu çok büyük bir nimettir... Pahalılık vardır, lâkin bu işte, vatan ve millet tarafı hassasiyeti kalmamış ve dünyalık peşinde koşmaktan başka bir şey düşünmeyenlerin payı da çoktur.

Hükûmetimiz emin ellerdedir. Birçok krizle boğuşan ülkelerin yanında durumumuz çok iyidir...

Muhalefetin tuzu kurudur. Siyaset ve koltuk sevdasından başka dertleri yoktur. Topluma fitne, kafa karışıklığı, suizan, düşmanlık tohumları ekiyorlar...

Zincir marketler de yanlış yapabilir. Ama yaptıkları hizmet milletin gözü önündedir. Sağduyulu ve serinkanlı olunacak zamanlardayız. "Yangına körükle gidenlerin cirit attığı" zamanlardayız... Bazı çevrelerde siyaset kirliliği bütün kirliliklerin neredeyse önüne geçti...

Hükûmet; açıkladığı üretim, yatırım, ihracat ve istihdam ekonomi politikasıyla inşallah halkımızı feraha kavuşturacaktır... Sabır ve temkin güzel dinimiz İslamiyet’in emridir...

Allah cümlemizin yardımcısı olsun!
 

Yazarın Diğer Yazıları